21 Ocak 2015 Çarşamba

Diş Macunlarının İçeriğini Biliyor musunuz?

Diş Macunlarının İçeriği
Diş Macunlarının İçeriğini biliyor musunuz?
Bugün evimizde içinde yoğun bir şekilde kimyasal karışım bulunan ve temiz dişlere sahip olmak için kullanmak zorunda olduğumuz diş macunlarından bahsedeceğiz.

Dişlerimizi fırçalıyoruz sonrada bol su ile çalkalıyoruz. Ağzımızda ferah bir tat ve mutlu bir şekilde günlük hayatımıza dönüyoruz ya da mışıl mışıl uyumaya gidiyoruz. İçeriklerinde aşağıda bahse konu olan kimyasalları barındıran diş macunu artıklarını gerçekten bir ağız dolusu su ile temizleyebiliyor muyuz? Ne yazık ki hayır. Kalan diş macunu artıklarının bir kısmını yutarak bir kısmını da ağız içi mukozasından deriye nüfus etmesi yoluyla bünyemize alıyoruz. Dişlerin fırçalanması dişlerin sağlığı ve uzun ömürlü olması için her gün en az iki kez kazanılması gereken bir alışkanlık. Ancak dişlerimizin sağlığında gösterdiğimiz bu titizliği diğer organlarımızın sağlığında da göstermemiz gerekmez mi?
Yapılan araştırmalar, 2—6 yaşlarındaki çocukların diş fırçalarına koydukları diş macununun bir kısmını yuttuklarını göstermiştir. Ayrıca Amerika’da  Environmental Working Group(Çevre Çalışma Grubu) tarafından yeni doğanlar üzerine yapılan araştırmada bebek kordonlarından alınan kan örneklerinde 400 çeşit  kimyasal tespit edilmesi göstermektedir ki,  bebekler  daha dünyaya gelmeden bu maddelere maruz kalmaktadır. Yeni doğanlar annenin vücuduna aldığı kimyasallar nedeniyle daha doğmadan bu kimyasallarla tanışıyorlar. 

Diş macunlarının içeriğindeki kimyasalları görmek için kutuların üzerindeki içerik bilgisini okumamız yeterli. (Daha önceki yazılarımızda ürün etiketi okuma alışkanlığı edinmemiz gerektiğini belirtmiştim.)

Diş macunlarımızdaki sağlığımıza zarar verebilecek kimyasalları ana başlıklar halinde açıklayalım.
  
Sodium lauryl sulfate(SLS) : Sampuanlar, sıvı sabunlar, diş macunları ve birçok temizlik ürününde kullanılmaktadır. Bu kimyasalın deriden emilip ve  organlarda birikme yapabilmektedir. Ciltte alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebilmektedir. Diğer bir araştırmada ise göz dokusuna zarar verip görme problemlerine neden olduğu görülmüştür. SLS'ye düşük miktarda olsa da dioksan diye adlandırılan kanserojen madde üretim sırasında bulaşabilmektedir. Bu nedenle de ayrıca risk oluşturmaktadır. Ucuz ve iyi köpük sağlama özelliklerinden dolayı tercih edilmektedir. Kullanıldığı ürünler: şampuanlar, duş jelleri, diş macunları, sıvı sabunlar ve birçok temizlik ürünü.

Fluorid: Diş macunlarında dişleri koruma amaçlı kullanılmaktadır. National Research Council (NRC) Uluslar arası Araştırma Konsey’i; Fluorid yutulması durumunda ise beyin ve kemiklere zarar verebileceğini açıklamıştır. Bu nedenle özellikle diş macununu yutup yutmadığından emin olamadığımız çocuklarda fluorid içermeyen ürünler tercih edilmeli. Uzun süre kullanımda dişlere zarar verebilmektedir.

Propylene Glycol: Petrolden elde edilmiş bir maddedir. Sinir sitemine ve bazı hassas organlara zarar verebilmektedir. Cilt gözeneklerini tıkayıp akne oluşumuna sebebiyet vermektedir. Kozmetik sektöründe sıklıkla kullanılmaktadır, Kozmetik ürünlerinde sıklıkla kullanılmakdarı. Ayrıca Diş macunu, antiperspirant, deodorant, şampuan, krem, ıslak mendil, sıvı sabun, duş jeli vs. ürünlerde kullanılmaktadır. 

Formaldehit:  Uluslararası Kanser Araştırma  Kurumu (International Agency for Research Cancer, IARC) tarafından kanserojen olarak nitelendirilmiştir. Japonya ve İsviçre’de kozmetik amaçlı kullanımı yasaklanmıştır. Özellikle temizlik ürünlerinde,  şampuanlarda, diş macunlarında, ojelerde, ve bazı diş macunlarında kullanılmaktadır.

Paraben: İngiltere Reading Üniversitesi'nde incelenen 20 göğüs tümörünün 18 inde paraben tespit edilmiş ve bazı Avrupa ülkeleri tarafından kullanımı yasaklanmıştır. Her çeşit kozmetik üründe koruyucu olarak kullanılabilmektedir. Krem, şampuam, ruj, antiperspirant, ıslak mendil, diş macunları vs. kullanılmaktadır.

Triclosan: ABD ‘de Virginia Üniversitesinde yapılan çalışmada ;  triclosan suda bulunan klor ile birleşince zehirli madde olan kloroform gazı açığa çıktığı tespit edilmiştir. Bu gazın solunması depresyon ve kanser riskini tetiklemektedir. Triclosan ayrıca antibakteriyel özelliğinden dolayı sık kullanımda;  uygulanan yüzeydeki mikropların güçlendiğine dair bir çok çalışma var. Bu nedenle mikroplar ilaçlara karşı dirençli hale gelip, ilaçların etkinliğini azalmaktadırlar.

Sakkarin: Suni tatlandırıcıdır. Birçok araştırmada mesane kanseri ile ilişkisi bulunmuştur.

Ne yapabiliriz?
·         Mümkün olduğu kadar doğal alternatiflere yönelebiliriz.
·         En azından bu maddeleri daha az içeren ürünleri seçebiliriz.
·         İyi bir etiket okuyucusu olabiliriz.
·  Doğal ürün geliştiren firmaların markalarını satın alarak destek olabiliriz. Burada size Goldensun’un misvak + propolis +Çay Ağacı Yağı + Nane Özü içeren doğal ve bitkiseldiş macununu önerebilirim.
·         Yapılan araştırmaları takip edebiliriz.

*Kimyasalların her alanda hayatımıza girdiği ve yapılacak bir şey kalmadığını düşünmeden,  küçük önlemlerin yarın biz ve çocuklarımıza geri döneceğini unutmayalım. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder